EĞİTMEN VE ÖĞRETMENLERE HATIRLATMALAR - rahle.org

EĞİTMEN VE ÖĞRETMENLERE HATIRLATMALAR - rahle.org

EĞİTMEN VE ÖĞRETMENLERE HATIRLATMALAR


Facebookta Paylaş
Tweetle

Mustafa ABDUN

 

Yüce Allah'ın rızasını kazanmak maksadıyla emek ve mesai sarf ettiğimiz eğitim ve öğretim çalışmalarının daha verimli ve başarılı olabilmesi için uygun gördüğümüz prensipler aşağıya aktarılmıştır. Asıl olan bir şeyi yapmış olmak için yapmak değil maksada ulaşmaktır. Çocukların kafalarına bilgi yüklemek değil onlara İslam'ı, toplumu şahıslarımızı sevdirmektir. Eğer bu gerçekleştirilebilir ve onlarda İslam'ı öğrenme ve yaşama şuuru oluşturulabilirse öğretim zamanla kendiliğinden gerçekleşecektir. Yeni bir medeniyet kurma, dünyaya nizam verme ve buna göre insan yetiştirme iddiasında olan bizler alışılmış mantığı aşmalı, gençlere dört dörtlük bir eğitim vermeliyiz. Onların kafalarıyla beraber gönüllerine, zevkleriyle beraber bileklerine, duygularıyla beraber yüreklerine hitap etmesini bilmeliyiz.

1-İslami ilimleri (Kur'an-ı Kerim, hadis, tefsir, siyer, ilmihal vs) geçmiş olaylar veya hayatla alakasız meseleler olarak değil, her birisini günümüze taşıyarak, yaşanan ve yaşanacak olan gerçekler olarak anlatmalıyız.

2-Kalplerine hitap ederek dinin kabuğunda kalmamalarına, işin ruhunu, özünü kavramalarına ve dinin kalbi boyutunu yaşamalarına dikkat etmelidir.

3-"Heyecansız din olmaz." sözü çerçevesinde kardeşlerimize dinin heyecan boyutunu, slogan ve dinamizm boyutunu, azimle çalışma ve fedakârlık şuurunu da ihmal etmemeliyiz. Vücut gelişimine ve faydalı sporlara, mümkünse koşu, dağcılık, yüzme, dalgıçlık, paraşütçülük, izcilik, atıcılık, avcılık gibi sporları, ilk yardım, sivil savunma, basit tıbbi müdahaleler, basit askerlik bilgileri gibi konularda teşvik etmeliyiz.

4-Gelecek nesillerin bu gençler tarafından oluşturulacağını da dikkate alarak onların istikballerinde lazım olacak bilgileri (bilgisayar, yabancı dil vs.) öğretmeye çalışmalı, bu mümkün olmuyorsa en azından bu konularda merak uyandırıp öğrenmelerini teşvik etmeliyiz.

5-Matematik sadece okul derslerinden geçilmesi gereken bir ders veya üniversite imtihanında yapılması gereken birkaç soru değil insana düşünme mantığı kazandıran, ufkunu açan, insana kâinatın sistemini öğreten, sistemli düşünmeye ve doğru muhakeme etmeye yardımcı olan bir bilimdir. Sosyal branşlarda çalışacak olsa da her insanın en azından temelini mutlaka bilmesi gerekir. Bu anlayışla çocuklarda matematik sevgisini oluşturmak gerekir.

6-Fizik, biyoloji ve kimya ve bunların uygulamalı bilimleri (mühendislik, tıp vs.) Allah'ın yeryüzündeki kanunlarıdır. Bir insan bu ilimlerde ne kadar ilerlerse Allah'a olan haşyet ve saygısı o kadar artar. Rabbimiz Kur'an-ı Kerim'de kâinata bakmamızı ve bunlardan ibret almamızı ısrarla belirtiyor. Bu düşünceyle bu dersler eğitim programlarında, "Bunlar gereksiz aslında ama okula yardımcı olsun." diye değil hakkını vererek yer almalıdır.

7-Sanat ve edebiyat maalesef günümüzde belli bir kesimin tekeline terk edilmiş durumdadır. Hâlbuki biz sanat, edebiyat, müzik gibi etkinliklere en fazla önem vermesi gereken insanlarız. Bizim ecdadımız mimari, hat, tezhip, ebru, gibi sanatlarda mükemmel örnekler vermişlerdir. Bu anlayışımızı kaybettiğimiz ve her bakımdan yozlaştığımız için günümüz insanlığına sunabileceğimiz bir eserden mahrumuz. Mesela Sinan'ın gözümüzün önündeki eserleri dururken, onu inceleyip daha güzel eserler ortaya koyacağımıza onun taklidi olduğu zannedilen fakat çok çirkin binlerce cami yapıyoruz. İslam davasını bayraklaştırdığımız halde bizi geçmişimize bağlayacak eserlerin kaleme alındığı Osmanlıcayı bilmiyoruz, dolayısıyla hat ile ilgilenmiyoruz. İnsana estetik zevk kazandıran sanatlarla ilgilenmediğimiz gibi müziğin zirvesine çıkmış insanlarımızı tanımıyoruz. Edebi eserleri okuma zahmetine katlanmadığımız gibi insanlara tebliğ yapacağımız kendi ana dilimizi güzelce öğrenme konusunda bir gayretimiz de yok. Yoz, kültürsüz, kaba saba, birkaç yüz kelimeyle konuşan, spor gazetesi ve açık saçık ucuz gazeteler okuyan insanlardan bir farkımız olmalı, onları edebimizle, sanat zevkimiz, estetik anlayışımız ve engin kültürümüzle etkilemeliyiz. Bu anlayışla nesillere vereceğimiz konular, onlarda bir merak uyandırmalı, vakitlerini çok daha iyi planlayarak boş şeylerle meşgul olmak yerine kendisini geliştirmesinin gerekliliğini düşündürmelidir.

8-Gençlerin kazanacağı iyi huylar ve güzel alışkanlıklar çok önemlidir. Toplum içerisinde onların ne kadar bozuk şeylerle karşılaştıkları hepimizin malumudur. Biz bu noktada onlara iyiyi, güzeli ve doğruyu göstermenin yanında fenadan, çirkinden ve kötüden uzaklaştırmanın da yollarını aramalıyız. Sigaranın zararlarını ikna ederek anlatmakla ilerde özenmemesini sağlamalıyız. Konuşmalarında küfürlü konuşmadığı gibi lan, be, ha gibi edep ve terbiyeye yakışmayan sözlere de dikkatlerini çekmeliyiz. Büyüklerine karşı saygı, karşılarında ayak ayak üstüne atmamak, ayaklarını uzatmamak, bir yere giderken izin istemek, verilen bir işi yaptıktan sonra sonucu bildirmek, telefonla konuşurken önce kendini tanıtmak gibi basit görülen fakat bu yaşlarda verilmesi gereken muaşeret adabına dair meselelerdir.

 

Copyright 2018 © RAHLE DERGİSİ