TÜRKİYE GENÇLİĞİNİN KISA SİYASÎ TARİHİ - rahle.org

TÜRKİYE GENÇLİĞİNİN KISA SİYASÎ TARİHİ - rahle.org

TÜRKİYE GENÇLİĞİNİN KISA SİYASÎ TARİHİ


Facebookta Paylaş
Tweetle


Mehmet Bozkurt

 

Düşünce

Gençlerin siyasete katılmalarının önündeki engellerden biri de, ülkede doğru bir siyaset ahlakının olmayışıdır. Bu durum, gençlerin siyasete girmelerine önemli derecede etki eden bir engeldir.

Gençlik, toplumun en dinamik, heyecanı en yüksek, hareketi, tepkiselliği ve eylemselliği en fazla olan nüfusudur. Gençliğini değerlendiren insanların ve gençleri değerlendiren toplumların kültür ve medeniyete olan (olumlu ya da olumsuz) etkileri her zaman daha fazla olmuştur. Bu durum, bizim tarihimizde de böyledir…

Osmanlının son dönemlerinde eğitim için Avrupa’ya gönderilen öğrenciler, gittikleri ülkelerdeki fikir akımlarından etkilenip bu fikirleri Osmanlı topraklarına getirmişlerdir. Bu gençler Osmanlı ülkesinde “Genç Osmanlılar” olarak ortaya çıkmış ve onlarla başlayan gençlik hareketi, Osmanlı siyasal yapısında önemli değişikliklere sebep olmuştur. İlerleyen senelerde “Jön Türkler” ve devamı olan “İttihat ve Terakki Cemiyeti” olarak siyasal çalışmalarını sürdürmüştür. II. Meşrutiyetle başlayan siyasî etkinliklerini Osmanlı devletinin sonuna kadar sürdürmüştür.

1914-1922 yılları arasında yaşanan savaşlarda yüz binlerce genç yaşamını yitirmiş, ülkedeki genç nüfus iyice azalmış ve insan sermayesi cephelerde tükenmişti. Yeni kurulan devlet, otoriter bir anlayışla yola çıktığından, zaten tükenmiş olan gençler, yeni devlette siyaset yapma zemini bulamamışlardır. Bu dönemde siyasetin ancak bir avuç elit kesim çocuklarının eline geçmesi, Anadolu çocuklarını siyasette devre dışı bırakmıştır.

1945’li yıllara gelindiğinde savaşlar bitmiş, Türkiye’de çok partili hayata doğru adımlar atılmış, partilerin kurulmasına izin verilmişti. Partilerin kurulmasıyla gençler partilere katılmaya başlamış ve DP’nin (Demokrat Parti’nin) iktidar olmasında hâkim güce karşı çok ciddi şekilde mücadele etmişlerdir. DP iktidar olunca, gençler bu ortamdan istifade ederek çeşitli dernek ve cemiyetler etrafında örgütlenerek politik mücadeleler vermeye başlamıştır. MTTB (Milli Türk Talebe Birliği)¹, DP iktidarı sonrasında kurulan gençlerin fikir alışverişinde bulunduğu, politik tavırların alındığı popüler bir dernek haline gelmiştir. Süreç içersinde MTTB’de birçok genç yetişmiş ve bu gençler sonraki dönemlerde Türkiye siyasî tarihinde önemli görevler üstlenmişlerdir. Günümüzde dahi Türkiye’yi yöneten kadroların bir şekilde MTTB ile ilişiği bulunmaktadır.

1960 darbesi, gençliği sindirse de beş yıl sonra “Adalet Partisi” tek başına iktidara gelince gençlik tekrar ortaya çıktı. 68 kuşağı olarak adlandırılan bu gençlik dünyadaki hâkim soldan hareketle dünyayı değiştirebileceğine inanan, heyecanlı, idealist, çok aktif, aynı zamanda çok hareketli gençlerin dönemi olarak bilinmektedir. Bu gençler böyle takdim edilirken daha sonra gelen gençler “disko gençliği” olarak ifade edildi.

12 Eylül 1980’den sonra yöneticiler apolitik bir gençlik arzuladıklarından, gençliği siyasette pasif hale getirmek için büyük çaba harcadılar. Çünkü 1980 öncesi gençlik çatışmasından ötürü yüzlerce genç yaşamını yitirmişti.

Siyasetten iyice uzaklaştırılan gençlik, bir darbeyi de 28 Şubat darbesinde aldı. 12 Eylül ve 28 Şubat darbesinden sonra “siyaset” kelimesi artık -özellikle gençler arasında kullanılmaktan korkulan bir kavram haline geldi.

Bugün Türkiye’de siyasetle uğraşan köklü bir gençlik hareketi bulunmamaktadır. Bu durumdan sık sık şikâyet edilse de gençlerin siyasetle olan sıkıntılarının gerçekte nereden kaynaklandığını sorgulayan ciddi bir kurum veya kişi de yoktur. Gençlik, artık en fazla siyasî partilerin afişlerini asan, broşürlerini dağıtan, organizasyonlarda kullanılan piyonlar haline gelmiştir.

Gençlerin siyasete katılmalarının önünde bir takım engeller bulunmaktadır. Bunlardan biri, ülkede doğru bir siyaset ahlakının olmayışıdır. Bu durum, gençlerin siyasete girmelerine veya siyaset yapmalarına önemli derecede etki eden bir engeldir. Siyasette “zafere giden her yol mubahtır” anlayışı terk edilmediği sürece ülkemizde yetişen yetenekli gençlerin halkın yönetimine ve mevcut sorunlara karşı ürettikleri çözümlerin bir etkisi de olmayacaktır.

Taassup da gençlerin siyaset yapmalarını engelleyen etkenlerden bir tanesidir. Gerek kendileri gerekse içerisinde bulundukları grupların, cemaatlerin, partilerin politikalarını olduğu gibi alıp sorgulamadan ulaşılacak hedef haline getirmeleri, gençleri siyasette pasif hale getirmekte ve tembelliğe yol açmaktadır. Bu da gençleri başkalarının fikir ve yöntemlerine karşı olumsuz bir tavır almaya yöneltmektedir. Ayrıca taassup, siyasetin problemlere çözüm üretmesine izin vermemekle birlikte mevcut yöntemlerin de sağlıklı bir şekilde uygulanmasını zorlaştırmaktadır.

Örneğin bugün Türkiye’de gençlerin büyük çoğunluğu hangi partiye oy vereceklerine kendi hür iradeleri ile karar verememektedirler. Aile, parti veya sosyal çevreler gençlerin özgürce seçim yapmasına engel olmaktadır.

Bir başka engel ise Türkiye’de seçilme yaşının büyük olması ve seçilebilmek için yüklü miktarda maddî külfet gerektiriyor olması. Mesela Almanya yaşını 18 uygularken, İngiltere 21, Fransa 23, Amerika 25 olarak uyguluyor. Türkiye’de seçilme

yaşı daha 2006 yılında 25’e düşürülebilmiştir.

Bir yandan gençlerin siyaset yapmasını istemek diğer yandan da gençlerin siyaset yapması için gerekli zemin hazırlamamak bizce Türkiye’deki siyasetin kirli yüzünü göstermektedir. Doğrusu bugün Müslüman gencin böylesi kirli bir ortamda mücadeleye girişmesi ancak onun daha da kirlenmesi ile sonuçlanacaktır. Allah bizleri yollarından ayırmasın. (Âmin)

Dipnot:

1. Millî Türk Talebe Birliği

(MTTB): 1936 yılında düzenlemiş oldu

ğu Hatay'ın ilhakını destek mitingi nedeniyle 22 Kasım 1936 tarihinde kapatılan MTTB, 1946 yılında on yıllık bir aradan sonra Edebiyat Derneği Başkanı Reha Köseoğlu, Hukuk Derneği Başkanı Tahsin Atakan, Tıp Derneği Başkanı Rehai İslam tarafından, merkezi İstanbul'da olmak üzere, Türk Talebe Birliği adıyla tekrar kuruldu.

Bu tarihten 1980'e kadar pek çok farkı görüşleri içerisinde barındıran bir öğrenci hareketi olan MTTB 12 Eylül Darbesi sonrasında diğer tüm sivil toplum kuruluşları gibi kapatıldı.

27 Mart 2008 tarihinde Talebe Birliği Federasyonu adı ile yeniden kurulan MTTB hâlen faaliyetlerini devam ettirmektedir. (Bilgi: http://tr.wikipedia.org )

 

Copyright 2018 © RAHLE DERGİSİ