Söyleşi / Camideyiz Biz - rahle.org

Söyleşi / Camideyiz Biz - rahle.org

Söyleşi / Camideyiz Biz


Facebookta Paylaş
Tweetle

-Öncelikle söyleşi talebimizi kabul ettiğiniz için teşekkür ediyoruz. - Çalışmamıza kıymet verdiğiniz için biz teşekkür ederiz.

1.      Camideyiz Biz” oluşumu ne zaman, hangi amaçlarla kuruldu?

1 Ramazan 1436 / 15 Haziran 2016da ezanın, cemaatle namazın ve caminin önemini anlatmak amacıyla kuruldu. Herkesin namaz kıldığını bildiğimiz ortamlarda çoğunluk okunan ezanlara kulak kesilmiyor ve o vaktin namazı bir arada olunmasına rağmen cemaatle kılınmıyordu. Bu hususlara dikkat çekmek amacıyla Enes, Emin, Salim ve Ahmet kardeşlerimizle çıktık yola...

2.      Bağlı olduğunuz bir grup, cemaat var mı?

Cami buluşmalarımızda cami içinde de aynı soruyla karşılaşıyoruz ve şu cevabı veriyoruz: Burası Allah’ın (cc) evi, burada bunu konuşmayalım. Dışarıda konuşuruz inşallah.” Bizim de içinde bulunduğumuz bir cemaatimiz var ama cami çatısı cemaatler üstü bir mekân olduğu için camideyiz.bizi bağımsız bir çalışma olarak yürütüyoruz. “Ümmet olmanın yolu cami cemaati olmaktan geçer!” diyerek ümmeti cami çatısı altında bir olmaya çağırıyoruz. 

3.      Peki, cami nedir, toplum hayatında ne gibi fonksiyonlar icra eder, etmelidir?

Cami kelime anlamı olarak toplayan demektir. Irk, dil, cinsiyet, yaş, meslek, dernek, vakıf, kurum, mezhep… ayırt etmeksizin Müslümanları bir araya getiren mekândır cami. Kadim şehirlerimize baktığımızda gördüğümüz manzara şehrin yani hayatın tam merkezinde konumlanan camilerdir. Bu camilerin önlerinde duran örnek de hiç kuşkusuz Mescid-i Nebidir. Mescid-i Nebinin işlevleri nelerdir diye bir araştırma yapılırsa görülecektir ki şu işlevleri vardır;

-          İbadet mekânı,

-          İlim mekânı, (En başta Ashab-ı Suffa olmak üzere her kesime hitap eden sohbetler)

-          Barınma ve yemek yeme mekânı, (Ashab-ı Suffa, bekar gençler)

-          Misafirleri ağırlama mekânı (Şehir dışından gelen elçiler ve misafirler)

-          İstişare mekânı (Savaş dahil toplumu ilgilendiren kararlar)

-          Savaş zamanında yaralıların bakıldığı mekân

-          Savaş sonunda esirlerin tutulduğu mekân

-          Düğün merasimlerinin mekânı

-          Cenaze merasimlerinin mekânı

-          Sadece erkeklerin değil kadın ve çocukların da bulunduğu bir mekân

Bütün bunları görünce şunu fark ettik ki, hayata dair neyimiz varsa cami merkezli olmalı.

4.      Camiler sadece namazlar içindir, gibi bir anlayış hâkim. Camideyiz Biz” derken bundan daha kapsamlı bir hedef gözetiyor gibisiniz. Biraz açabilir miyiz?

Mü’min gönüllere Camileri namaz kılma mekânı olarak görüyor muyuz?” diye sorsak cevap hiç kuşkusuz ki evet” olacaktır. Burada durup soruyu tekrar soralım: Peki ama gerçekten camileri namaz kılma mekânı olarak görüyor muyuz?” Öncelikli hedefimiz farz namazlar için ana mekânının camiler olduğunu hakkıyla anlatabilmek. İmam, müezzin, cemaat ve müştemilata dair camilerle ilgili onlarca hayalimiz var. Bütün bu hayallerin gerçekleşmesi için mü’min gönüller öncelikle namaz için camilerde toplanabilmeli.  Camilerimizde iftar buluşmaları, kitap okuma grupları, yarışmalar, çocuklar için etkinlikler yapılarak camiler ana mekânlarımız haline getirilebilir. Camilerimizle ilgili birçok projemiz var.

5.      Çalışmalarınızdan bahsedebilir misiniz?

Sosyal medya hesaplarımızdan ezana hürmetin, cemaatle namazın ve caminin önemine dair paylaşımlarda bulunuyoruz. Aktif imamlarla istişarelerimiz oluyor. Çeşitli derneklerin, vakıfların seminer davetine icabet etmeye, dergilerin yazı isteklerine karşılık vermeye gayret ediyoruz. Her ayın ilk pazarı sabah namazı buluşmaları organize ediyoruz.  Web sayfamızda bulunan “Hayallerimiz” başlığı altındaki maddelerin gerçekleştirebilmek için çaba sarf ediyoruz.

6.      Namaz ve cami merkezli hayat şeklinde bir önceliğiniz ve hedefiniz olduğunu anlıyoruz. Biraz açabilir miyiz?

Cami merkezli hayat demek namaz merkezli bir hayat demektir. Neden namazı merkeze, en öne almalıyız? Çünkü Gönüller Sultanı Efendimiz (sav) bize hayatıyla böyle olduğunu göstermiştir. Asr-ı saadete dönüp baktığımızda namaz vakti girdiğinde ne yapılmış? Yediden yetmişe, kadınından çocuğuna herkes mescide koşmuş gelmiş. Adeta hayatı durdurmuşlar ve Rabbimizin huzurunda saf saf dizilmişler. Biz namazı öteler haldeyiz, namaz hayatımızın merkezinde değil kenarında duruyor adeta. Bizler de Allah’ın (cc) ve Efendimizin (sav) öncelediğini öncelediğimizde gerçek kurtuluşumuz olacaktır inşallah. 

7.      Kadın ve cami, çocuk ve cami konularındaki düşünceleriniz, önerileriniz neler?

"Allah’ın kulları olan kadınların camilere gitmelerine engel olmayınız." [Müslim, Salat, 140] hadis-i şerifini bildiğimiz için vakti, durumu müsait olan kadınların vakit ya da Cuma namazına gitmelerine karşı çıkmıyoruz. Cuma namazları için erkeklerin dahi sığamadığı camiler yerine kadınların kendileri için şartları daha müsait camileri tercih etmelerinin daha güzel olacağını düşünüyoruz.

"Kadının namazını evinde kılması dışarıda kılmasından daha faziletlidir, iç odasında kılması da evin diğer kısımlarında kılmasından daha faziletlidir." [Neylü’l-Evtar, III/132] hadis-i şerifini bildiğimiz için de kadınları beş vakit cami cemaatine veya Cuma namazına davet etmiyoruz.

Ailece parklara, alış-veriş merkezlerine, yemek yemeye, çay içmeye giden ailelerin özellikle hafta sonları #AileceCamiye gitmesinin, tarihi camileri gezmesinin güzel olacağını düşünüyoruz. Komşuluk ilişkilerinin zayıfladığını göz önünde bulundurarak hafta içi kadınlarımızın mahalle camilerinde birkaç gün sohbet için buluşmasının da güzel olacağını düşünüyoruz.

 

Çocuklarımızla da ilgili olarak en başından bu yana “Camiler çocuk sesleriyle güzel!” diyerek paylaşımlarda bulunuyoruz. Az önce bahsettiğimiz gibi #AileceCamiye gitmeye başladığımızda çocuklarımız da küçük yaşlardan itibaren cami havası teneffüs etmeye başlayacaktır. Çocuklarımızı camiye çekebilmek için farklı aktiviteler yapılabilir. Burada dikkat edilmesi gereken husus çocuklarımızın camiyi sevmesi ile birlikte camiyi cami olarak bilmesi gerektiğidir. Çocuklarımız camileri park olarak görmesinler. Bazı camilerimizin ana mekânına oyun parkı kurulduğuna şahit olduk. Biz bunun doğru olmadığını düşünüyoruz. Çocuklarımız camiye ait olan rahlelerle, tespihlerle oynasınlar, minbere inip çıksınlar, koşsunlar, zıplasınlar. 

Oyun parkı kurulacaksa caminin içine değil de bahçeye kurulsun. Çocuk, cami ve namazla ilgili kısmı da şu soruyla bitirelim: “Çocuklara namazın önemini, ezanı işittiğinde her işi bırakıp seccadeye koşan anne ve camiye koşan baba kadar güzel kim anlatabilir?”

8.      Faaliyetleriniz esnasında ne tür zorluklarla karşılaştınız. Sizi motive eden örnek olaylara da örnek verir misiniz?

Kardeşlerimizle camilerimizde toplanmak, sohbet etmek, kitap istişareleri yapmak, çay eşliğinde muhabbet etmek istiyoruz ama henüz bunu başaramadık. Devlet memuru olmadığımızdan dolayı camideki her sohbet için, camide yapacağımız her kamera çekimi için müftülükten, kaymakamlıktan izin almamız isteniyor. Bizler de çalışan olduğumuz için bizi en çok zorlayan konu bu oluyor. Bir diğer zorluk da yaptığımız cami buluşmalarında cami içerisinde vereceğimiz ikramlara izin vermeyen imamlarımızın olması. Mescid-i Nebide dahi sofralar açılırken, yerli halk ellerinde termoslarla gelip çay, kahve ikram ederken bizim camilerimizde bunu aşamadık. Hâlbuki içilecek bir bardak çay ile camide geçirilen vakitlerin süresi artacak ve edilen muhabbetler eşliğinde kardeşlik bağları kuvvetlenecek biiznillah.

Bizim vesilemiz ile camiye giden Müslümanlar bizi motive ediyor. Hiç tanışmadığımız bir kardeşimizin sosyal medya üzerinden Sizin sayenizde camiye daha fazla gitmeye başladım. Bilginiz olsun istedim.” şeklindeki mesajı bizi motive ediyor. Ezan ile birlikte camiye gidememiş bir kardeşimizin bizi gördüğünde Ezan okunduğunda camiye gitmeliydim” diyerek iç çekişi bizi motive ediyor.   

9.      Son olarak okurlarımıza neler söylemek istersiniz?

Bizi sosyal medyadan takip etmekle kalmayıp gerçek hayatta takip etsinler ☺ Camileri hayatın merkezine getirmenin yolu ezana hürmetten geçiyor. Bulunduğumuz ortamlarda okunan ezanları dinlemeli ve etrafımızdakileri dinlemeye teşvik etmeliyiz. İşin ehli kıymetli hocalarımızdan öğrendiğimiz kadarıyla ezan başladığında Kuran okuyor olsak dahi yapılacak en güzel hareket okuduğumuz ayetin sonuna geldiğimizde durup ezanı dinlemektir. Ezanı dinlemeye, ezanla bir durmaya başladığımızda bir sonraki aşama madem ki durdum, namazımı kılayım” olacaktır. Bunun bir sonraki adımı da camiye gideyim” olacaktır inşallah.

Vakit ayırdığınız için teşekkür ediyor, çalışmalarınızda kolaylıklar diliyoruz.

Copyright 2018 © RAHLE DERGİSİ