Cihad: Dünyaya “MÜSLÜMAN Ol!” Çağrısı - rahle.org

Cihad: Dünyaya “MÜSLÜMAN Ol!” Çağrısı - rahle.org

Cihad: Dünyaya “MÜSLÜMAN Ol!” Çağrısı


Facebookta Paylaş
Tweetle

Ümit Şahin 

Cihad; Allah’ın uluhiyetini yeryüzüne açıkça ilan etmek, O’nun sistemini hayata hakim kılmak, şeytanların sistemini ortadan kaldırmak, insanları kula kulluktan kurtarmak için yapılır.

Cihad; İnsanları dine girmeye zorlamak için değildir. İnsanların Allah’ın dinine girmesinden veya Allah’ın dinini tebliğ etmekten ve dinde kararlılık gösterip gereklerini yerine getirmekten alıkoyacak hiç bir kuvvetin korkusu kalmayıncaya ve dinin hakimiyetini yeryüzünde sağlanılıncaya kadar devam eder.

Fitne kalmayınca ve dinde tamamen Allah için oluncaya kadar onlarla savaşın.” emri yeryüzünde her zaman var olan pratik cahiliyye karşısında İslam’ın hareket metodunu ortaya koyar.

Allah yolunda cihad soyut manada bir savaş atılımı olmasıyla eylem, ahlak, duygu ve ibadet şeklinde ortaya çıkan imanın zirvesini oluşturur. Allah’ın kendileriyle antlaşma yaptığı ve  iman hakikatini kendi şahıslarında özümsemeye çalışan inanmışlar, işte bu asil imani gerçeklere sahip olanlardır.

Cihad; Allah’ın kanunlarını hayata hakim kılmaktır.

Bir toplumda, iktisadî hayatın tümünü faiz esası oluştururken haram yemeyi yasaklamanın ne manası vardır! Faizin hakim olduğu bir toplumda bütün mallar harama dönüşür ve bir tek kişi bile faiz bulaşmamış bir şeye  sahip olamaz. Zira toplum düzeni ve iktisadi hayatı tümüyle Allah’ın kanunlarına dayanmamaktadır. Ve o toplum Allah’ın kanunlarını hayattan uzaklaştırmakla Allah’ın uluhiyetini terk etmiş demektir.

Kanunları zinayı suç saymayan bir toplumda insanları “Fısk ve Fucur”dan yasaklamamızın manası nedir? Zorlama hallerinde bile Allah’ın kanunlarına göre cezalandırılmayan bir toplumda insanları kötülüklerden vazgeçirmek için çalışmak ne mana taşır? Çünkü o toplum, Allah’ın kanunlarını o toplumdan uzaklaştırmakla Allah’ın uluhiyetini terk etmiş demektir.

Bir toplumun kanunları içki içmeyi mubah kılarken, içki reklamları her tarafta dolaşıp dururken ve herkesin gözü önünde sarhoş olup açıkça rezalet çıkarmadıktan sonra içkili birini cezalandırma yoluna gitmezken sizin insanları içkiden vazgeçirmenizin ne manası vardır? Açıkça rezalet çıkartanların bile Allah’ın kanunlarıyla cezalandırılmadığı bir yerde, içkinin kötülüğü konusunda harcayacağınız gayretin ne önemi vardır? O toplum daha başta Allah’ın hakimiyetini kabul etmiyor demektir!

Allah’ın hakimiyetini kabul etmeyen, dolayısıyla Allah’a ibadet etmeyen bir toplumda insanları dine küfretmekten sakındırmanın hiçbir önemi yoktur. Zaten o toplum bu durumuyla kendisini Allah’tan başka çeşitli Rabbler edinmiştir. O toplum için hüküm ve kanunu, düzen ve idareyi ve değer ölçüleri söz konusu Rabbler koyar. Bundan dolayı küfreden de küfredilen de Allah’ın dininde değildir. Böylece her ikisi de ve o yolda bulunan toplumda tamamıyla kendilerine ölçü ve düzen koyanların dininde demektir. İşte karşı karşıya bulunduğumuz bütün bu durumlarda iyiliği emredip kötülükten sakındırmanın ne anlamı var! Bırakın küçük günahlardan sakındırmayı büyük günahlardan sakındırmanın ne manası var ki? En büyük günahlardan daha büyük olan günahtan sakındırılmamaktadır orada. Allah’ı inkar ve Allah’ın kanunlarını hayattan uzaklaştırma günahı...

İnsanlar Allah’ın dinine iman etmedikçe, Kur’an’a tabi olmadıkça işledikleri günahların yanlışlığından bahsetmek anlam değerini düşürür.  İnsanlar öncelikle Allah’ı Rab olarak kabul etmeye imana davet edilmelidir. Belki evrensel aklın, bozulmamış fıtratın kerih gördüğü amellere insanların çelişkiyi fark etmesi adına gündem oluşturma maksatlı soru sorulabilir. Bu anlamda cihad, insanlara “Müslüman Ol!” çağrısının yapılmasıdır.

 

 

Copyright 2018 © RAHLE DERGİSİ