Rasulullah (a.s) buyurdu ki:
"Sizden öncekilerin yolunu adım adım, karış karış izleyeceksiniz. Eğer onlar bir sürüngen deliğinden girecek olsa, sizde gireceksiniz."
-Ey Allah'ın Rasulü (a.s) Yahudilerin ve Hristiyanların yolunu mu? diye sorduk.
-Başka kim olacak? dedi." (I)
Hz. Peygamberin (a.s) hadislerinde geçen benzeşme olgusu aradan geçen uzun asırlar sonucu gerçekleşmiş ve özelde modem dünya normlarına adaptasyon, Müslümanların birincil derecede sorunu olmuş durumda.
Söz konusu benzeşme, İslam toplumunun köklerinden uzaklaşması ve koyu bir cehaletin içine sürüklenmesi neticesinde içten bir sebeple gerçekleşirken, diğer bir sebep olarak ta dış dünyanın -modem batı dünyasının dayatmalarına binaen de gerçekleşmiştir. Birinci sebep bizim kendi iç sorunumuz gibi görünmekle beraber esasen İkinciyle direkt ilintili bir durumdadır. Zira küreselleşen batı mantalitesi bütün bir dünyayı kendileştirme çabası içerisinde. Ve bu çabanın önünde ki tek engel, İslam ve onun koruyucu yapısıdır.
İslam dünyasının batıya adaptasyonu, kendi iç dinamikleriyle gerçekleşmesi mümkün değildir. Çünkü İslam’ın öz dinamikleri başkalaşmaya -batılılaşmaya- ayak direyen karakteristik özelliğe sahiptir. Ve eğer İslam kendi başına bırakılacak olursa batının küreselleşmesine karşı engel olmakla kalmayıp kendi küresel mantalite ve pratiklerini geliştirerek bir yapı ve süreç kazanır.
Zira İslam, Hristiyanlık gibi sahih bir kaynaktan yoksun değildir. İslam’ın orijinal kaynaklan Kuran ve H.z. Peygamberin (a.s) sahih pratiği kendisine tabi olanları ilk anki tazeliğe ve canlılığa götürür. Bu işe başkalaşmanın -batılılaşmanın- önünde ki en büyük engeldir.
İslam'ın kendisine özgü yapısını kendi tarihi tecrübelerini de kullanarak tahlile giden Batı, Müslümanların Batılılaşmasına onlara bırakılamayacak kadar zor ve riskli olduğunu gördüğü için bunu kendisi üstlenmiş ve İslam dünyasına metazori bir şekilde dayatmıştır.
Bundan sonrası biz müslümanların dirayet ve direncine kalmıştır. Batıdan gelen bu yoğun saldırıya kendi inancımızdan gelen bir hayat anlayışıyla karşı koyacağız veya zafer bayrağı gibi algılanan teslimiyet bayrağını açacağız.
Modernleşen Iblis'in temsilcisi konumunda bulunan Batının Hristiyanlığa yaptığını İslam'a yapamayacağı kaynak itibariyle mutlaktır. Ancak Müslümanlar açısından bu mutlaklık söz konusu değildir, önümüzde bir keler deliği duruyor. Eğer sürüngenlikten uzaklaşmayı istiyorsa Müslümanlara düşen kaynaklarına yönelmektir.
I -Buhari, l’tisam 14 - Müslim, İlim 6
2-Buhari. I'tisam-14-