SAADET ASRI / EĞİTİMİN BAŞLANGICI ‘Cahiliye İnanç Yapısı* - rahle.org

SAADET ASRI / EĞİTİMİN BAŞLANGICI ‘Cahiliye İnanç Yapısı* - rahle.org

SAADET ASRI / EĞİTİMİN BAŞLANGICI ‘Cahiliye İnanç Yapısı*


Facebookta Paylaş
Tweetle

 

Necmeddin Irmak

Genel bir anlayış olarak şirk

Mekke cahili toplumu, şekillendirdikleri hayatın inanç merkezine inanma for­mu olarak şirki koymuşlardı. Şirk, nefsini ilahlaştıran insanın, ilk zamanlardan itiba­ren sahiplendiği fıtrata ters ve iğreti inanç yapısıydı. Şeytan, tevhit akidesinin kar­şısına, mutlak inkarı oturtamayınca şirk akidesini yerleştirmişti. Zira şeytan, Rab- b'imiz Allah’a insanların çoğunu sapmış olarak karşısına çıkaracağını söylemişti (I). Allah da gönderdiği kitabında, insanların çoğunun bu durum karşısında vardıkları noktada şirk koşmadan iman etmemek olduğunu bildirmiştir (2).

Şirk, haddizatında düpedüz inkar değildi. Bu yönüyle insanların kabullenmesi açısından daha bir kolaylaşıyordu. Müşrikçe yaklaşımla insan kendini mutlak kü­fürden kurtardığını, iman dairesinin dışına çıkmadığını zannediyordu. Bir taraftan mutlak yaratıcı ve hükümran olacak Allah'ı kabullenirken (3); ciğer yandan kendi heva ve hevesini ilahlaştırarak (4): orta bir yol bulduğunu vehmediyordu. İnsanın fıtratında varolan kolaycı ve çıkarcı anlayış burada -şirk içerisinde- daha bariz bir yapıya kavuşuyordu.

Allah, insanlık tarihi boyunca sürekli sapan ve tertemiz tevhid akidesini bulan­dıran insanoğlu için murat ettiği her dönem Peygamberlerini göndermiş ve on­ları tekrar tevhide çağırmıştır. Peygamberlerin getirdiği davanın neredeyse tama­mına yakını denilebilir ki bir ‘ispat’ davası değil 'tevhit' davası olmuştur. Diğer bir ifade ile Allah’ın varlığından ziyade 'ilah' ın birliğini ve onunda Allah olduğu anla­yış ve imanın mücadelesini vermişlerdir.

Köklü dönüşüm için eğitime hazırlanan Mekke cahili toplumunun genel geçer akide yapısı olan şirk, bütün yoğunluğuyla toplumun her kademesinde ağırlığını koymuş durumdaydı. Mekke site toplumunun basit hiyerarşik ağının egemen güçleri de bu ağırlığı sömürülerinin sürekliliği için kullanabiliyorlardı. Dolayısı ile toplumun mutlak itaatini sağlayan inanç formunun değişimi, kendi düzenleri için­de tehdit unsuru olmaktaydı. Kaldı ki bu tür yapılar, değişimin kaçınılmazlığını gör­düklerinde, kendi kontrollerinde ve kendi çıkarlarına uygun olarak gerçekleşme

 

sini sağlama adına her türlü yola başvurma yeteneğine de sahiplerdir. Zira onlar için asıl olan kendi varlıklarının ve kurulu düzenlerinin devamlılığıdır. O günün top­lumsal yapısı için uygun gördükleri (aslında her dönem için uygun gördükleri) inanç formu olan şirk bütün zamanlar için sömürüye teşne bir yapı arz ederken, tevhit akidesi, temelinde şeytana, tağuta ve şeytani yapılara başkaldırmayı içenr. Bu özelliği ile tevhit akidesi, hiçbir zaman egemen batıl güçlerin kontrol ve yön­lendirmesine girmediği gibi uzlaşma ve benzeşmeyi de asla kabul etmez. Buna bi­naen şirk düzenleri tarafından da hiçbir zaman müsamaha görmez.

Allah tarafından tevhidi dönüşüme hazırlanan Mekke toplumu ve toplumsal düzeni de bu durumu fazlası ile üzerinde barındırıyordu.

I -"(İblis): 'Madem ki beni azgın bıraktın: and olsun ki ben de insanlan (saptırmak) için senin doğru yoluna otura­cağım. Sonra onlann önlerinden, arkalanndan, sağlanndan, sollanndan kendilerine gelip sokulacağım. Sen de onlann ço­ğunu şükrünü yerine getirenlerden bulamayacaksın.' dedi." 7/Araf 16, 17

2-   "Onlann -insanlann- çoğu Allah'a ortak koşmadan inanmazlar." I2/Yusuf 106

3-   "Şayet onlara -müşriklere- 'Gökleri ve yeri yaratan, güneşi ve ayı buyruğu altına alan kimdir?' diye soracak olur­san, hiç tereddütsüz 'Allah’tır!' derler. O halde (zihinleri ) nasıl tersyüz oluyor!"

Ve (hep öiduğu gibi) şayet onlara -müşriklere- 'Gökten yağmuru boşaltıp ölü toprağa tekrar hay-at veren kimdir?' diye sorsan, hiç tereddüt etmeden 'Allah'tır.' derler. De ki: (O halde) Hamd Allah’a mahsustur!' Fakat or lann çoğu akıl- lannı kullanmazlar." 29/Ankebut 61,63

"Sen hiç kendi heva ve heveslerini ilahlaştıran birini düşündün mü? Şimdi böyle birinden sen mi sorumlu olacak­sın?" 25/ Furkan 43    

Copyright 2018 © RAHLE DERGİSİ