SAĞLIK EĞİTİMİ - rahle.org

SAĞLIK EĞİTİMİ - rahle.org

SAĞLIK EĞİTİMİ


Facebookta Paylaş
Tweetle



Dr. Fatih Palit

"...Hastalık gelmeden önce sağlığının kıymetini bil." (Hadis)

Siz değerli "Rahle" okuyucularıyla bundan sonra Allah nasip ederse birlikte olacağım. Sizlere sağlıkla ilgili yaradı olabileceğini düşündüğüm bilgileri sunmaya çalışacağım. İnşallah bu birlikteliğimiz bereketli ve hayırlı olur.

Sizinle bu sayımızda "beslenme" konusunu paylaşmak istedim. Dengeli beslenme bizlerin günlük yaşamımızdan uzak bir konu. Çoğu zaman ihmal ettiğimiz bir konu. Oysa bir çok çeşitli hastalığın temelinde beslenme problemleriyle karşılaşıyoruz.

Yemeklerde besin çeşitliliğinin sağlanması temel beslenme ve enerji gereksin­imini karşılamaktadır. Gerekli olandan çok yeme eğilimiyle birlikte bazı besin tür­lerini göz ardı ederek yalnızca belirli besinlere, özellikle yağ ve proteinlere ağırlık verilmesi dengesiz beslenmeye yol açmaktadır.

Doğru beslenme için derin beslenme bilgisine ve karmaşık hesaplara gerek yoktur.her şeyden önce vücut ağırlığının denetlenmesi gerekir. Kilo artışı kaç­mamız gereken temel uyarıcıdır. Besin alimim azaltmak için enerji veren ve doyu­rucu yiyeceklere, örneğin çiğ yenen sebzeler ve kepekli ekmek ya da bisküvi gibi lifli yiyeceklere ağırlık verilmelidir. Bu anda fiziksel aktivitede ihmal edilmemeli. Düzenli yürüyüşler, egzersizler kilo fazlasını vermede oldukça etkilidir.

Öğünlerin bölünmesi önemli bir konudur. Dengeli beslenme için güne iyi bir kahvaltı ile başlanmalıdır. Böylece hem günlük etkinlikler için gerekli enerji baştan sağlanmış hem de öğle ve akşam öğünlerinde daha az yemek yenerek sindirim organlarının yükü hafifletilmiş olur. Kahvaltı süt, sütlü ürünler, peynir, ekmek bal veya reçel gibi ürünlerle yerine getirilmelidir.

Çokça yemek, mideyi tıka basa doldurmak, vücud için zararlıdır. Hem mide gibi sindirim organlarının hazmını zorlaştırır, hem de alınan besinlerin vücuda gereksiniminden fazlasıyla girmiş olmasından bir çok hastalığın oluşmasında temel rol oynar.

 

Allah’ın Rasulünün (as) buyurduğu üzere:

"Mümin yediği zaman tek bir midesini doyuracak şekilde, kafirde yediği zaman yedi kat midesini doyuracak şekilde yer."

Yüksek tansiyonda yiyeceklerin seçim ve hazırlanmasında bazı kurallara dikkat etmek gerekir. Tuz tüketimi kısıtlanmalı, diüretik (idrar sökücü) etkisi olan bitkisel besinlere öncelik tanınmalı ve kilo almaya yol açabilecek yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Karbonhidrat ve yağ alımı sınırlanmalı, bitkisel ağırlıklı bir beslenm­eye ağırlık verilmelidir. Yüksek tansiyonlu hastalarda sodyum klorür, yani sofra tuzu kısıtlanmalı. Ayrıca vücuda potasyum girmeside önemlidir. Buda; turunçgiller, muz, ceviz, karnıbahar, ıspanak, peynir, süt, bazı et ve balıklardır. Tuzdan kaçınmak gerekir.

Taze sebze tüketimine önem verilmeli, pancar, şalgam, kereviz gibi sodyum içeriği yüksek sebzelerden kaçınılmalıdır. Taze meyve tüketimi önemlidir. Özellik­le kanser ve yiyecekler, kuru sebze ve meyve tuzlanmış balık ve deniz ürünleri, yağlı peynir ve süt ürünlerinden kaçınmak gerekir. Ceviz fazla potasyum içerdiği için tüketimi sınırlı olmalı.

*Yüksek tansiyon (Hipertansiyon): Sistolik (büyük) ve diyostolik (küçük) kan basıncının sürekli yüksek değerlerde olması > 140/90 hipertansiyonun işaretidir.

Kalp-damar hastalıkları dünyanın her yerinde I. sırayı almaktadır. Egzersiz yapılmaması, sigara kullanımı şişmanlık yüksek tansiyon, aşırı yağlı yiyecekler (kolesterol artışı), dengesiz beslenme görülme sıklığında artışa yol açar. Şeker hastalığı kalp- damar hatalığının en önemli etkenidir. Zaten kendisi başlı başına kalp-damar hastalıklarıyla eşdeğer bir hastalıktır.

Yüksek kan kolesterolüne sahip kişiler kalp-damar hastalığıyla karşı karşıyadır. Büyük bir risk taşır. Yumurta sarısı, hayvansal gıdalar kolesterolden zengin gıdalardır. Margarin ve bitkisel yağlar dahil olmak üzere bitkisel ürünler kolesterol içermezler. Doymuş yağlardan (kolesterolü yüksek yağ) mümkün olduğunca kaç­mak gerekir,

Bütün yağların besin değeri aynı değildir. Hidrojenlenmemiş bitkisel yağlar (sıvı yağlar) yada hayvansal yağlara oranla çok miktarda yağ asidi içerdiğinden besin değen daha fazladır. Hafif sıvı yağ yada katı yağ diye bir şey yoktur.

Yağlı peynir, süt kaynağı yumurta sansı, kırmızı et, tavuk eti, balık mayonez,

 

yağlı yiyeceklerdir.

Mide, bağırsak, karaciğer rahatsızlığı olanlar

* Vücudun güç sindirdiği besinler almamalıdırlar.

* Acılı ve asitli besinlerden kaçınmak gerekir.

* Kızartmalardan uzak durmalı, haşlanmış besinler tercih edilmedir.

* Baharat ve tat verici maddeler kullanılmamalı

Sindirim güçlüğünde sık ve küçük öğünlerle beslenmek uygundur. Besinler uzun uzun çiğnenmeli, hızlı yemekten kaçınılmalıdır.

Et ve protein içeren yiyecekler, özellikle kızartıldığında yada ızgara yapıldığında asit ve pepsin salgılanmasını uyanır; bu nedenle bu besinlerin mik­tarını azaltarak mideyi daha az uyaran haşlanmış yiyecekleri yeğlemek uygundur.

Önümüzdeki sayılarda buluşmak üzere, Allah'a emanet olun.    

Copyright 2018 © RAHLE DERGİSİ