Sen Bir Damlasın Kardeşlerinle Bir Nehir
İlyas ŞAHİN
Sana sesleniyorum duyuyor musun?
Bana mı sesleniyorsun?
-Evet, sana... Neden aldırmıyorsun çığlığıma?
-Aldırmam mı gerekiyor?
-Sen bana gösterdiğin duyarlılık kadar yücelirsin ve yükselirsin ancak...
-Sana neden duyarlılık göstermeliyim?
-Sadece bana değil hepsine karşı da böyle olmalısın...
-Hepsinden kastettiklerin kimlerdir?
-Uzağındalar, yakınındalar ama hep yanındalar...
-Kimlerden bahsediyorsun?
-Gözlerini açmalısın, seslerini işitmelisin, ellerinden tutmalısın...
-Ne demek tüm bunlar?
-Ayağa kalkmalısın, ayağa kaldırmalısın, ayaklandırmalısın...
-Nasıl sözler bunlar, uzaklaş benden!
-Gözyaşları kurumadan sen de onlarla ağlamalısın, sevinçle koştuklarında boyunlarına sarılmalı, kutlamalısın mutluluklarını...
-Onlar benim için ne ifade eder ki böyle davranmama sebep olsunlar?
-Kuruyorlar, sen de onlarla birlikte kuruyorsun...
-Kurumak mı?
-Bu halinle devam edersen uzaklaşacaksın, her aldırmazlığınla biraz daha uzaklaşacaksın...
-Aldırmam gereken de nedir?
-Merak etmiş olman, aranızdaki bağların kopmadığına delâlettir...
-Biraz daha açık ve net anlat lütfen?
-Aslında çığlığım çok net ve berrak ve de gür...
-Bilmece gibi konuşuyorsun!
-Çevrene daha bir dikkatle bak, beni anlayacağını umuyorum...
-Çevremde insanlar var.
-İnsanları fark etmiş olman, övgüye değer bir gelişmedir, bunu fark etmen nede güzel...
-Bana onların özelliklerinden bahseder misin?
-Onlar senin en yakınındalar, en uzağındalar...
-Yani dost gibi bir şey mi?
-Evet, bazen dost olarak görürsün yanında ama her zaman değil, dostlarının sayısı azdır onların sayısı ise çok fazladır...
-Bana ihtiyaçları olduğunu söylemeye çalışıyorsun zannımca?
-Beni daha iyi anlamaya başladın, sana
her zaman ihtiyaç duyarlar ama senin de onlara olan ihtiyacın en az onlar kadardır...
-Cevabını veremiyorum, beni daha faz-
la yorma lütfen, açıkla artık kimlerden bahsettiğini?
-Söyleyeceğim kelimenin ağırlığı en az bu kadar rahatsız etmeli seni, savurmalı sağa sola...
-Bu kelime oyununu sona erdirmelisin,
ben sorumluluklarının bilincinde olan biriyimdir!
-Onlar seninle aynı yolda yürüyen ama birbirinize umarsızca baktığınız kardeşlerindir...
-Kardeşlerim mi?
-Sağlam bir burcun taştan duvarları, birbirlerine her şeyiyle yapışık bir bedenin uzuvları gibi olman gereken kardeşlerin...
-Ne demek istediğini öğrendim ama
bunu bana neden anlattığını açıklamalısın son olarak?
-Çünkü her kardeş senin varlık sebebinle ilintilidir… Varlığının arayışı içinde olan sen bunun cevabına ulaşmada aciz kalacaksın.
Kardeşine açılan her kapı ya da kardeşine açtığın her kapı seni aradığın kutlu cevaba biraz daha yaklaştıracaktır.
Sen bir damlasın, kardeşlerinle bir nehirsin, insanlık nehrinin menzili ise kaçınılmaz bir varıştır ve bu kardeşlerinle daha kolay ve kutsaldır.
